Nors Creative ekibi olarak "İlham Aldıklarımız" serisinde ikinci konuğumuz;  HAYAO MİYAZAKİ

"Filmlerindeki fikirler günlük yaşamdan, doğal yapıdan alması, bunu fantastik bir dünyaya yansıtması ve hiçbir şekilde absürt göstermemesi gerçekten bir usta işi. Animasyonlarını izlediğimde her karakterinde bir parçamı görüyorum. Duygularla inşa edilmiş bir dünyaya kapı açıyor. Karakterlere aynaya bakarmış gibi bakıyor ve kendimi o fantastik dünyanın içindeki olayları yaşarken, mücadele ederken buluyorum. Kullandığı renkler, müzikler, mekanlar, karakterlerin uyum içinde olması hikayesiyle doğal ve fantastik zıtlığıyla bana büyük bir ilham kaynağı oluyor. Her izlediğimde farklı anlamlar, bambaşka hisler hissediyorum. Hiçbir zaman aynı tat gelmiyor. Aynı rüyayı bambaşka hislerle görüyormuşum gibi. Sürekli denemiş, gözlemlemiş. çok genç yaşında yönetmenliğe başlamış. Her filmin kendi felsefesini oluşturmuş bireyin içsel yolcuğunu anlatıyor. Hayal gücü bir çocuğun hayal gücü gibi saf sınırsız. Onun her adımı, işi özgür bir dünyaya yelken açmak gibi hissettiriyor."
E. Gökçe Gündüz

Fan Art Work: E. Gökçe Gündüz

 

Kısaca Geçmişi

Hayao Miyazaki (d. 5 Ocak 1941, Tokyo), Japon manga ve anime sanatçısıdır. Elli yılı aşkın bir süredir animasyon dünyasının içindedir ve en yakın çalışma arkadaşı Isao Takahata ile birlikte Studio Ghibli adlı animasyon stüdyosunun kurucusudur. Animasyonun en büyük ustalarından biri olarak kabul edilen Hayao Miyazaki'nin animasyon filmlerinin başarısı dünya çapında ilgi görmüştür. Miyazaki Time dergisinin yaptığı dünyanın en etkileyici insanları listesinde yer almaktadır.Hayao Miyazaki, 5 Ocak 1941 yılında Tokyo'da doğdu. Aile işi olarak savaş uçakları için parça üreten Miyazaki Airplanes şirketinde çalışan Babası Bay Katsuji Miyazaki'nin dört oğlundan biriydi. Annesi ise omurilik veremi hastalığı nedeniyle 1947-1955 yılları arasındaki 8 yıllık süreçte hasta yattı. Toyotama Lisesi'ndeki üçüncü senesinde, dünyanın ilk renkli uzun metrajlı animasyon filmi olan Hakujaden'i izlediğinde filmden çok etkilendi ve animasyona ilgi duymakla kalmayıp; o anda çizgi roman çizeri olmaya karar verdi. 1962 yılında gittiği Gakushuin Üniversitesi'nde uluslararası ilişkiler ve ekonomi okumaya başladığında; üniversitenin Japon imparatorluk ailesiyle yakın olması sebebiyle Marksist düşünceden etkilendi. Mezun olduktan sonra Toei Animasyon Şirketi'nde animatör olarak çalışmaya başlayan Hayao Miyazaki; bu yıllarda yönetmen olan Isao Takahata ile tanıştı ve beraber şirket sendikasında çalışmaya başladılar. 1965'te anime yönetmeni Otsuka Yasuo ve Isao Takahata'nın çalışmaya başladıkları Güneşin Prensi Horus (Taiyō no Ōji Horusu no Daibōken); Hayao Miyazaki'nin uzun metrajlı bir animasyon filminde çalışmak adına yakaladığı büyük bir fırsattı. Kariyeri boyunca hem pek çok uzun metrajlı animeye, hem de Japonya'da manga olarak adlandırılan çok sayıda çizgi romana imza attı. Eserleri Japonya'da olağanüstü ilgi ve saygı gören Miyazaki, Oscar Ödülü'nü kazandığı 2002 yılına kadar çizgi film çevreleri dışında batıda pek tanınmıyordu. Kendisine sadece bu ödülü getirmekle kalmayıp bir ilke de imza atmasını sağlayan Ruhların Kaçışı filmi Berlin Film Festivali'nde ödül alan ilk animasyon filmidir. Ayrıca bu filmle Japonya'da gişe rekorları kırarak; 1997'de yönetmenliğini yaptığı Prenses Mononoke filmi ile kendisine ait olan gişe rekorunu yine kendisi kırmıştı. Miyazaki'nin Isao Takahata ile beraber yaptığı Heidi dizisi Türkiye'de tanınır. Miyazaki özellikle son zamanlardaki eserlerinin büyük bir kısmının yönetmenliğinin yanı sıra metin yazarlığını da yapmıştır. Bu türden ilk eserlerinden biri kendi yarattığı bir mangadan uyarlama olan Rüzgarlı Vadi'dir. Bu eserinden sonra Stüdyo Ghibli'yi kuran Miyazaki eserlerini burada hazırlamaya başlamış ve bu stüdyo aracılığıyla hayranlarına ulaştırmıştır.

ARTWORKS

Bu yazı Nors editörleri tarafından hazırlanmıştır. Kaynak gösterilmeden kullanılamaz.